
Sarayburnu’nda bulunan Atatürk Heykeli, Atatürk’ün yapılan ilk heykeli olması bakımından önemli bir heykel. Sırtını Topkapı Sarayı’na yüzünü de Anadolu’ya dönen bu heykelin dikildiği yerde bu anlamda oldukça manidar. Aşağıdaki video Atatürk Heykeli’nin 23 Ağustos 1926 yılındaki açılışına ait. Yaklaşık 30 saniye sürüyor. Dikkat çeken bir nokta, heykel açılınca birkaç vatandaş şapkalarını çıkarıyor. Sanırım bu video Türkçe bir sitede ilk burada […]

73 yıllık hayatının 55 yılını İstanbul’un tarihi dokusunu korumaya adayan bir İstanbul aşığı Çelik Gülersoy. Öyle ki kartvizitinde bile ” İstanbul Aşığı” yazıyor. İstanbul’daki bir çok tarihi yapıyı restore edip, bakımsızlıktan çıkararak günlük kullanıma açan o. Mesela Sultanahmet’te bütünüyle tarihi yapısını koruyan Soğukçeşme Sokağı onun eseri. Tüm çevre düzenlemesiyle beraber Kariye Müzesi, Yıldız Parkı’ndaki Malta Köşkü, Çubuklu’daki Hidiv Kasrı, Emirgan Korusu’ndaki […]

Heybetli, ultra kaslı, burnundan soluyan, kalkık ön ayağıyla saldırıya hazır bu boğa heykelini, pehlivanlığıyla ünlü Padişah Abdülaziz sipariş etmiş. Kadıköy’ün simgesi, buluşma noktası olmakla ünlü ” Dövüşen Boğa Heykeli”, 25 yıldır Kadıköy-Altıyol’da. Evveliyatı 148 yıl öncesine, Paris’e kadar uzanıyor. Epeyce de bir yer dolanıyor. P.Rouillard Fransız bir heykeltraştır. Yaklaşık 200 parçadan oluşan eser katalogundan 10’u insan figürlerine, geri kalan 190 parça […]

Bu heykel, daha okulları, hastaneleri, hükümet konaklarını, il ve ilçe meydanlarını, parklarını Atatürk heykelleri furyası kaplamadan önce yapılan ilk heykeldir. Peki, neden ilk Atatürk heykeli İstanbul’a yapıldı? Ve neden buraya? İstanbul Osmanlı demekti, saray demekti. Padişah demekti, halife demekti. Ankara’ysa Cumhuriyet. Heykelle yeni kurulan cumhuriyetin vermek istediği mesaj netti aslında. “Sadık ol İstanbul” Bu heykel Topkapı Sarayı’nın denize ulaşan burnu olan Sarayburnu’nda bulunur. Ve sırtını Topkapı […]

Bir pazar sabahı Üsküdar’dan Eyüpe doğru sırf kahvaltı yapmak için yola çıktığımda çektim bu fotoğrafı. Ve bir ad koydum fotoğrafıma: ” Arma-i Osmani Şahane”

Bazen olmayacak olan olur, koca kent ayrıntıların içine giriverir. Ve saklanır orada. Ta ki, kaşifi bulana dek. Yukarıdaki çocuk, günlük hayatın olanca keşmekeşi içinde, bir oraya bir buraya savrularak çevresinde ki güzelliği görmeyen insanları izleyen bir heykelciktir. O, gözden kaçıp gidendir. Kimsesiz bir hayat sürendir. Ama o, herkesi gören herkesi izleyendir. Balkondan sarkan yalnız bir çocuk heykelciktir o. Bu heykelcik Karaköy’de. Bir zamanların finansın merkezi olan, Bankalar Caddesi’nde. Bankalar […]

Bizans, muhtemelen 500’lü yıllar da binlerce taş bloku üstüste koyarak yapmış bu sütunu. Bir nevi örerek. Sütunun adı, bu yüzden Örme Sütun. 900’lü yıllarda da koca sütunun koca gövdesi zamana yenik düşmüş. Harabeye dönmüş. Bunun üzerine dönemin İmparatoru 7. Konstantinos sütunu onartmış. Ve her bir taşın üzerine altın kaplamalı tunçtan bir plaka çaktırmış. Plakanın üzerine de babasının zaferlerle dolu savaşlarını kabartmış. Öyle ki 32 metrelik sütun güneşin alnında parıl parıl parıldıyormuş. […]