Osmanlı Ayasofya’nın ismini değiştirmeyecek kadar, kendi yaptırdğı camiye İstavroz Camii diyecek kadar ve kiliseden çevirdiği camiye Kilise Camisi diyecek kadar kendinden emindi.
Ayasofya’nın, Khora’nın, Pantokrator ve Pammakaristos kilise ve manastırlarının içindeki ikonaları kazıtmayacak kadar da komplekssizdi.
Hatta iki padişahına türbe olarak bir vaftizhaneyi beğendi.
Aya İri’nin apsisindeki o devasa haçı ne kazıdı ne de üzerini sıvadı.
Bıraktı öylece ve yüzyıllarca da o kiliseyi kullandı.
Hiç rahatsızlık duymadı.
Tıpkı kimi surların üzerinde lamba gibi duran hatta birisi nerdeyse ayak altında olan haçları kazımadığı gibi.
Bu surlar nerededir ve haçlar surların neresindedir çok iyi biliyorum.
Elimde yüzlerce de fotoğrafı vardır.
Ama fotoğraflardan bir tanesini kesip kırpıp öyle yayınlıycam.
Neden mi?
Tutar vandalın biri -ki bu topraklarda o vandallaran çok ama çok var- kazır acımadan.
Fotoğraflardan birincisi toplam uzunluğu 22 kilometre olan surların herhangi bir bölgesine ait.
Fotoğraflardan ikincisi ise Sarayburnu Surları’na ait. Turgut Reis heykelinin orada bulunuyor. Bizans sur kitabesi ve haç yerden yaklaşık 15 metre yükseklikte olduğu için gayet korunaklı. Dolayısıyla adres verme konusunda korkuya mahal yok. Kitabe Yunanca ve “Teofilos’un Kulesi” diye başlıyor ve “inançlı, büyük” kelimeleriyle devam ediyor. Anlaşılan kule Bizans İmparatoru Teofilos zamanında (829-842) onarılmış.
Surdaki Bizans Kitabesi ve haçı net görebilmek için fotoğrafın üzerine tıklayın
Serkan says:
Merhabalar,
Yazınızı yeni gördüm gerçekten etkileyici. Geçenlerde Kennedy caddesinde koşu yaparken ben de bu yazılara rastladım. İsterseniz bu kitabelerde yazan yazıyı Yunan bir arkadaşıma çevirttirebilirm. Kendisi Yunan asıllı Kanadalı’dır. Dolayısıyla kendisi çeviriyi bana İngilizce olarak gönderebilir. Gerçekten ben de merak ediyorum.
özgür sanal says:
mukemmel bir sayfa buradan sık sık alıntı yapıyorum makale ve resimler harika emeği geçen herkese teşekkür ederim
Ramazan Bedük says:
Teşekkür ederim beğeninize. Emeği geçen tek kişidir.
anatoli says:
Ilk once bu harika siteyi hazirlayanlari icten tebrik ederim. Cok degisik ve gayet eneteresan. Bir duzeltme yapmak istiyordum. Kitabe latince degil yunancadir (rumca). Cumlenin basinda Teofilos kulesi yaziyor, ve “inancli buyuk” kelimeleriyle devam ediyor fakat cumlenin sonu pek net gozukmedigi icin cikaramiyorum. Iyi gunler, iyi calismalar.
Ramazan Bedük says:
Merhabalar.
İlk önce eleştiriniz için teşekkür ediyorum.
Verdiğiniz bilgiler doğrultusunda yazıyı yeniden düzenledim.
Selamlarımla.
ataner says:
Üstadım merhabalar, siteyi ve konuları ilgiyle takip ediyorum.devamını diliyorum. merak ettiğim bir husus var ki fındıkzadeliyim uzun zamandır bilir ve görürüm bu kitabeleri birkaç burç üzerinde.lakin bilmiyorum çevirisini ne anlama geldiğini.biliyorsanız paylaşır mısınız?.Kolay gelsin.Saygılarımla,
Ramazan Bedük says:
Öncelikle içten yorumunuz için teşekkürler…
Çevirisini yaptırmak istedim. Lakin çevremde Yunanca bilen olmadığı için isteğim havada kaldı. Osmanlı’daki kitabe anlayışının aynısı Bizans’ta da var. Çünkü kitabe anlayışı tarihin belli bir döneminde olan ve tüm uygarlıkları saran bir anlayış. Sur kitabelerinde de o suru, kuleyi kim yaptırmış ya da onartmışsa onla ilgili bilgiler yer alır.