Mimar Sinan hayat hikayesini kendi ağzından anlattığı , Tezkiretü’l- Bünyan adlı kitapta mimarlık bilgisini nasıl geliştirdiğini şöyle anlatıyor.
” Ustamın eli altında, tıpkı bir pergel gibi bir ayağım sabit olarak, merkez ve çevreyi gözlemledim. Sonunda yine tıpkı bir pergel gibi yay çizerek, görgümü artırmak için diyarlar gezmeye istek duydum.”
Mimar Sinan aynı pergeli kendi mezarı içinde kullanır.
Sinan, mezarını Süleymaniye Camii’nin iki tarafından sokak geçen ve birbirini V harfi gibi kesen bir köşesine yaptırır. Dikkatli gözlerle bakıldığında bu V harfinin bir pergelin iki ucu olduğu görünür. Sinan’ın mezarıda bu iki ucun birleştiği, açı yaptığı yerde bulunmaktadır.
İşte Sinan, böyle bir mimardır. Mezarında bile açıyı kullanır. A’dan Z’ye herşeyi düşünüp, tasarlayandır o.
Ve 1930’lu yıllar.
Avrupada ırkçılık had safhadadır. Aslolanda beyaz ırktır. Beyaz olmayan tüm ırklar aşağılıktır. Bu mesele döner dolanır Mimar Sinan’a kadar gelir. Mimar Sinan Türk’müdür değil midir.? Sorun budur.
O dönemin Türk Tarih Kurumu “Mimar Sinan’ın mezarını açıp kafatasına bakalım” şeklinde bir karar alır. 1 Ağustos 1935’de mezar kazılır, dağılmış bir iskelet ve sapasağlam bir kafatası bulunur. Antropolog Şevket Aziz Kansu kafatasını alır ve pergelle ölçer.
Sonrası ise trajiktir.
Sinan’ın kafatası Ankaraya Dil, Tarih, Coğrafya Fakültesi Antroploji bölümüne bir torba içinde götürülür. Fakültenin deposuna konulur.
1950’lilerde yapılan Mimar Sinan’ın türbesi restorasyonunda birde bakılır ki Sinan’ın kafatası yok. Kaybolmuştur.
Mimar Sinan’a dünya sahip çıkıyor. Ve anlaşılan biz, kafatasına bile sahip çıkmayı beceremedik.
Bu yaziya 1 yorum yapilmis.
Yorum yapmak istermisiniz?
———————————————————–
————————————————————
———————————————————-
———————————————————-
———————————————————
———————————————————
———————————————————
——————————————————–
————————————————————
——————————————————–
———————————————————
———————————————————–
——————————————————-
———————————————————–
——————————————————–
————————————————————
YAZI ETİKETLERİ
———————————————————-
Adnan Erdoğdu NASIL YORUM YAPMAK İSTEMEM. BU şEHZADELER TÜRBESİNDE YAVUZ SULTAN SELİM'İN İKİ KIZI YATIYOR BİRİ HAFSA DİĞERİ HATİCE SULTANLAR HAFIZAM BENİ YANILTMIYORSA KANUNİ SÜLEYMAN'IN ANNESİ HAFSA SULTAN DEĞİLMİYDİ YANİ YAVUZUN says:
Sevgili Ramazan Kardeşim, Bu hikayeye çok benzer birkaç hikaye de okumuştum. Güzel bir araştırma. Ancak koca Sinan’a ait bu bilgiyi türbenin fotoğrafı ya da bir plan görünüşü ile taçlandırabilirsin.
Vesile ile bayramını kutlar, mutluluklar dilerim.
Adnan Erdoğdu