web analytics

İstanbul’da 3 cami ve 3. Mustafa

1757 yılında başlayan ve toplam 16 yıl süren bir padişahlık macerası vardır 3. Mustafa’nın. Padişahlığı döneminde de üç büyük cami yaptırır. Ama İstanbul’da onun adıyla anılan bir cami yoktur. Anlatılanlara bakılırsa bu durum 3. Mustafa’nın canını çok sıkmış.

Yıl 1766.
İstanbul’da büyük bir deprem olur. Fatih Cami neredeyse tamamen yıkılır. 3. Mustafa’da yıkılan Fatih Cami’yi komple yeniden yaptırır. Ama camiye adını veremez, çünkü camiyi ecdadı Fatih Sultan Mehmet yaptırmıştır. Haliyle cami, ecdadın adıyla Fatih Cami olarak kalır.

Yıl 1761.
3. Mustafa Üsküdar’ın Kız Kulesi’ne bakan yamacına, boğazdan bakınca görülebilen  heybetli bir cami yaptırır. Ama camiye adını veremez. Çünkü camiyi, validesi Mihrişah Valide Sultan’ın ruhunu şad etmek için yaptırmıştır. Halk bu camiye Ayazma Cami olarak adlandırmıştır.

 

Ve yıl 1764.
3. Mustafa bugün Laleli diye bilinen bölgeye, iki minareli zarif bir cami yaptırır. Esas adını vermek istediği camide bu camidir zaten. Çünkü bu  cami türbesi, medresesi, hanı ve çeşmesiyle büyük bir komplekstir. Ama halk buna rağmen camiye  yine 3. Mustafa Cami demez. Laleli Cami der.

Çünkü, caminin tam karşısında, konuyla tamamıyle ilgisiz bir adam yaşamaktadır.

Bu adam ayakkabı tamirciliği yapar.
Bu adam yakasında her zaman bir lale taşır.
Bu adam günün her vakti lale desenli bir cüppeyle dolaşır.
Bu adam bir deli derviş bir meczuptur.

Bu adam tam karşısındaki camiye, bir kere bile girmeyen, bu yüzden “dinsiz”  damgası bile yiyen, ama ne hikmetse halkın bir keramet bulduğu, Laleli Baba’dan başkası değildir.

İşte 3. Mustafa bu seferde, yaptırdığı camiye bir kere bile girmeyen bir meczuba kaptırmıştır camisinin adını. Haliyle bu duruma veryansın etmiş 3. Mustafa, demiş ki: “Camilerden birini ecdada, birini  valideye birini de bir  meczuba kaptırdım.

İskele Cami ve Çakmakçılar Cami

Kadıköy’de “3. Mustafa Cami” ya da halkın adlandırdığı gibi “İskele Cami” adıyla bir cami bulunur. Yalnız bu cami, diğer camilerle karşılaştırılamayacak kadar küçük bir camidir. Bunun yanında 3. Mustafa’nın Mercan’da Çakmakçılar Yokuşu’nda yaptırdığı bir cami de vardır. Bu camide Çakmakçılar Cami adıyla bilinir. Yalnız bu iki cami oldukça küçük camiler olduğu için, Sultan 3. Mustafa’nın bu camilerin isimlerini dert etmemiş olması muhtemel. Çünkü yukarıdaki sözünde inşa ettirdiği üç camiden bahsediyor, beş camiden değil.

Bu yaziya 6 yorum yapilmis.

  • […] -“İstanbul’da 3 cami ve 3. Mustafa […]

  • […] -“İstanbul’da 3 cami ve 3. Mustafa […]

  • Laleli Camiinin hikayesini yazmamışsınız. Kendisinden bir ibret alınmayan tarih, hatalarla tekerrür eder gider. Tarihi önemli kılan şey ondan dersler çıkartmaktır.
    Mustafa Han, bu camiyi yaptırırken çevrede “Laleli Baba” namında evliya bir zatın yaşadığını öğrendi ve sohbetinden istifade etmek istedi. Laleli Baba’ya Padişahın kendisini ziyaret etmek istediği haberi ulaştırıldı, o da buyur etti… Padişah, Laleli Baba’nın sohbetinden gerçekten memnun kaldı. İçinde, bu zatla daha sık görüşme arzusu uyandı. Ayrılacağı sırada bir soru sordu:
    – Efendi hazretleri, bu dünyada en güzel şey nedir acaba?
    – Bu dünyada en değerli şey yiyip içtikten sonra sıkıntısız biçimde def-i hacetini yapabilmektir.
    Hükümdar bu cevaptan pek hoşnut olmadı. Başından beri hikmetli konuşmalarıyla herkesi etkileyen bir zata bu cevabı pek yakıştıramadı ve maiyetiyle beraber saraya döndü…
    Padişahın kalben yaptığı bu itiraz Laleli Baba’ya malum oldu, “Yakında görürüz, demek illâ bu sıkıntıyı yaşaman lazım” anlamında tebessüm etti…
    Ziyaretin ertesi günü padişah şiddetli bir kabızlığa yakalandı. Bir türlü kurtulamıyordu. Başta hekimbaşı olmak üzere herkes seferber oldu, bilinen bütün ilaçları uyguladılar, ancak fayda etmedi. Padişah kıvranıyordu… Düşünürken nihayet sebebini buldu! Bu hâlin Şeyh Efendinin sözüne itirazdan dolayı başına geldiğini anladı. Derhal adamları ile Şeyhin yanına gitti. Hata ettiğini söyledi…
    Laleli Baba “Karşılığında ne vereceksiniz?” dedi. “Senin bölgende yaptırdığım o camiyi sana hibe edeceğim”, “Yetmez” dedi Şeyh Efendi. Sultan Mustafa daha birçok şeyler sıraladı… Şeyh, “Bunlar da yetmez” diyordu… En sonunda, “Bu halden kurtulursun ama, karşılığında saltanatı [hükümdarlığı] isterim, yoksa kendin bilirsin” dedi.
    Sancılar içinde kıvranan Padişah için başka çare yoktu, bir an önce bu sıkıntıdan kurtulmak istiyordu, “Tamam, o da senin” dedi.
    Laleli Baba dua etti, sırtını sıvazladı, “Haydi git Allah’ın izniyle kurtulacaksın” dedi… Padişah gerçekten kurtuldu ve çok rahatladı. Fakat saltanat da elden gitmişti! Saltanatı teslim etmek üzere maiyetiyle geldi. Elbette Laleli Baba’nın maksadı Saltanat değildi. Padişah, gerekli dersi almıştı… Şöyle dedi:
    -Bir saltanat ki bir def-i hacete değişiliyor, öylesine ucuz bir saltanat bize lazım değil. Bize caminin adı yeter…

    Velinin bu camiye kendi ismini vermek istemesinin sebebi her nimete şükretmemiz gerektiğine dair bir dersi kıyamete kadar herkese anlatmak olsa gerek.

  • hazirandan bu yana metinde değişiklik yapılmamış. Bunu kabul ettiğiniz dalgınlığa yoruyorum. Kadıköy iskeledeki camii 3. Mustafa nın adını taşır.

  • Mihrişah Valide Sultan üçüncü Mustafa nın annesi değil, eşidir. 3. Selim in annesidir. Üsküdar daki bahsettiğiniz cami nin adı Ayazma Camii dir. Ünlü vecizenin de ?Camilerden birini ecdada, birini suya birini de bir meczuba kaptırdım?. olduğu söylenir..

    • Hakkınız var. Yazıyı ve fotoğrafları yeniden güncelleyeceğim. Linki size gönderirim. Tarihçilikte sorun yok, yazımda ve dalgınlıkta problem olabilir. Selamlar…

Bir yorum yapın osman

RSS yapılandırılmış değil.

———————————————————–

————————————————————

———————————————————-

———————————————————-

———————————————————

———————————————————

———————————————————

——————————————————–

————————————————————

——————————————————–

———————————————————

———————————————————–

——————————————————-

———————————————————–

E-mail adresinizi yazın

yeni yazılar posta adresinize gönderilsin
(E-posta adresinize gönderilen linki tıklamayı unutmayın)

——————————————————–

————————————————————

YAZI ETİKETLERİ

———————————————————-

———————————————————–

Yazıların ve fotoğrafların izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.

————————————————————–

Bu sitede emeğe saygı esastır